Sofralarımızın vazgeçilmez lezzetidir peynir ve insanoğlunun en eski yiyeceklerinden biri... Peynirin serüveni bundan 8 bin yıl önce Mezopotamya topraklarında başladı. Ve o günden bugüne peynir insan yaşantısında daima aranan,kimi zaman kutsal sayılan ve sağlık açısından temel besinlerden biri oldu. Uzun süre saklanabilen bir lezzet olmasıyla peynir dünyanın hemen her bölgesinde ve her toplum tarafından tüketilen bir gıda maddesi...
Tarih boyunca da birbirinden farklı anlamlara bürünen peynir kimi zaman Babil de olduğu gibi soyluların yiyeceği olarak kabul edildi. Kimi zamansa askerin, çobanın azığı oldu. Zamanla farklı tatlara farklı kokulara ve renklere büründü ama hiçbir zaman sofralarımızdan eksik olmadı.
Peynirin Türk coğrafyasındaki serüveni de bundan yüzlerce yıl önce başladı. Göçebe yaşayan Türk boyları kolay taşınması ve besleyici özelliği sayesinde peyniri temel besin maddeleri haline getirdi. Ve Anadolu coğrafyasında Türk peyniri hem önemli bir gıda, hem maddi kaynak hem de gelecekle gelenek arasında kuvvetli bir köprü oldu. Tüm dünyada olduğu gibi peynir Anadolu'nun da ağız tadı... Türk kültürünün zenginlik göstergesi... Ve Türkiye yüzden fazla çeşidiyle aslında gizli kalmış peynir ülkelerinden biri. Türkiye'nin Peynirleri Belgeseli ilkel peynirlerden günümüze peynirin serüvenini izliyor. Yüzlerce yıldır yapılan peynirlerden unutulmaya yüz tutanlara kadar Anadolu coğrafyasında keşfe çıkıyor.
Anadolu'nun her tarafı birbirinden farklı çökelek çeşitleriyle dolup taşıyor. Bu lezzetler içinde en bilineni ve dillere destan olanı Silifke'de yapılan Ham Çökelek. Peynirin bu en basit hali Silifkeliler için Halk Türkülerine bile konu olan önemli bir lezzet.
Bir başka çökelek çeşidi Hatay'ın son Ermeni Köyü Vakıflı'da yapılıyor. Özel baharatlarla kırmızı rengini alan Sürk peyniri Hatay sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biri. Bereketli toprakları ve iklim koşullarıyla Türkiye'nin pek çok peynir çeşidine gururla ev sahipliği yapıyor Hatay. işte bunlardan bir diğeri de Cara Çökeleği. Hatay'ın güzel beldesi Şenköy'de özellikle keçi sütü kullanılarak yapılıyor.
Anadolu'nun bin yıllık efsanesi yörük Sarıkeçililer ise peynirlerini yüzlerce yılık gelenekleriyle hazırlamaya devam ediyor. Ağustos aylarında hazırlamaya başladıkları peynirlerini Kırk Odalı konaklarında tüm kış boyunca tüketiyor. Sarıkeçililerin yaptıkları kendine has peynirlerinin bir benzeri Niğde'nin Bor ilçesinde Gökbez köylüleri tarafından yapılıyor. Gökbezliler yaptıkları peynire küp peyniri adını veriyor ve küp içinde muhafaza ettikleri peynirlerini evlerinin altında bulunan mağaralarda saklıyor. Türkiye'nin en çok tüketilen peynir çeşitlerinden biri olan tulum peyniri Erzincan'da bugün daha çok modern tesislerde üretiliyor. Fakat Cevizlik köyü halkı kendi tulumunu geleneksel yollarla üretmeye devam ediyor. Ve Bergama Köylülerinin bereketli topraları bir başka tulum peynirine hayat veriyor. Farklı sütlerin karşımıyla yapılan Bergama Tulumu'nun oldukça zahmetli yapım süreci adeta bir ritüeli andırıyor. Ve Türkiye'nin en özel peyniri şüphesiz Kars gravyeri. Kars'ın eşsiz doğası sayesinde lezzetlenen bu peynirin yapımı neredeyse bir asırlık bir gelenek.
Dünya'nın en özel coğrafyalarından biri olan Anadolu'da yüzlerce çeşit peynir üretiliyor. Türkiye'nin Peynirleri Belgeseli birinci bölümüyle her köşesi farklı peynir çeşitleriyle dolu Anadolu'da peynirin izinden gidiyor ve üreticisi için hem umut hem de gelecek güvencesi olan Türk peynirlerinin peşine düşüyor.